Revaçta Olan Yabancı Diller
Bugün internete girdiğinizde yapacağınız basit bir arama sayesinde dünyada en çok konuşulan ve en etkili dillerin bir listesine kolayca ulaşabilirsiniz. Bu konuda yüzlerce hatta binlerce makale ve çalışma mevcuttur. Günümüzde iyi demografik istatistikler ve nüfus sayımı verileri sayesinde bu verilere kolayca erişilebilmektedir.
Bu noktada önemli olan bir konu en çok konuşulan dil ile en fazla etkiye sahip dil arasında bir ayrım yapmaktır. Zira, 1,5 milyara ulaşan nüfusu sayesinde Çin’de konuşulan Çince bugün kuşkusuz dünyada en fazla insanın konuştuğu dildir. Ancak bu konu anadil kapsamında geçerlidir. Zira, dünyada en yüksek etkiye sahip dil hali hazırda İngilizcedir.
Bir dili etkili kılan nedir?
Peki bir dili etkili kılan nedir? O dili konuşan sayısının fazlalığı mı? Ya da ekonomik açıdan en yüksek etkiye sahip olan dil mi? İngilizce bir süredir “uluslararası bir dil” olarak görülüyor. Ancak Çin’in ekonomik, siyasi ve askeri gelişimi Mandarin Çincesini son yıllarda popüler bir dil haline getirmiştir.
Dillerin birbirleriyle olan bağı herhangi bir dilin yarattığı etki açısından oldukça önemli bir faktördür. Son dönemde yapılan bir çalışmada, akademisyenler en etkili dilleri belirlemek için üç mecrayı incelediler. İlk olarak, 1979-2011 yılları arasında 150'den fazla ülkede ve binden fazla dilde yapılmış 2.2 milyondan fazla kitap çevirisini incelediler. Daha sonra Wikipedia'da hangi düzenlemelerin birden fazla dilde yapıldığına baktılar son olarak Twitter'ı incelediler.
Araştırmanın sonucunda İngilizce’nin diğer dillerle en yaygın biçimde ilişkisi olan dil olduğu ortaya çıkmış durumda. İngilizce'nin ardından, küresel manada Fransızca, İspanyolca, Almanca, Rusça, Portekizce ve Çince gibi tarihsel ve sömürge etkisi olan diller de birbirleriyle ilişkili durumda.
Peki Çince dünyanın en çok konuşulan dili olmasına rağmen neden en etkili dili değil? Çünkü, Çinliler öncelikle diğer Çinliler ile etkileşime giriyorlar ve bir çeşit dilsel izolasyon içinde yaşıyorlar. Mandarin Çincesinin etkisi yayılmıyor, zira büyük ölçüde Sina Weibo (Çin Twitteri) ve Baidu Baike (Çin Wikipediası) gibi ağlarla sınırlı olarak kullanılıyor. Benzer bir fenomen, VK'nın (Rus Facebook’u) birçok küresel sosyal ağdan daha fazla kullanıldığı Rusya'da da görülebilmektedir. İnkâr edilemez önemine rağmen, Arapça da bilgi akışı söz konusu olduğunda diğer diller kadar yüksek bir noktada yer almamaktadır.
Bir dilin etkisine yönelik en önemli hususlardan biri de o dilde yapılan tüm yayınların sayısı, kalitesi ve erişebilirliğidir. Dünya genelinde yayınlanan kitap sayısı, bilimsel araştırmalar, kültür ve sanat eserleri de bir dilin ön plana çıkmasını sağlayan önemli faktörlerdir. Tüm bu faktörler insanların yabancı bir dili öğrenmesi konusunda motivasyonun ortaya çıkmasını sağlamaktadır.
Bir yabancı dilin revaçta olması kaçınılmaz olarak bu dilin etrafında bir ekosistemin ortaya çıkması sonucunu da doğurmaktadır. Örneğin, o dile ilişkin öğretim faaliyetleri, tercüme ihtiyaçları ve o dili bilmenin getirdiği statü dilin etkinliğini daha da artırmaktadır.
Sonuç olarak, bir dilin dünya çapında popüler olması yani revaçta olması için çok fazla insan tarafından konuşuluyor olması yetmemekte, tüm bu faktörlerin bir araya gelmesi gerekmektedir. Bugün dünya çapında yapılan araştırmaların neticesinde en çok konuşulan dilleri aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür.
1. Mandarin Çincesi
2. İngilizce
3. Hintçe
4. İspanyolca
5. Arapça
6. Malayca
7. Rusça
8. Bengalce
9. Portekizce
10. Fransızca
Bununla birlikte, dünyada en fazla insanın öğrenmeye çalıştığı dilleri ise aşağıdaki şekilde sıralamak mümkündür:
1. İngilizce
2. Fransızca
3. İspanyolca
4. İtalyanca
5. Çince
6. Japonca
7. Almanca